Web Tasarım Ankara

 Öncelikle gerçeklerinizi bilin

Ancak o zaman onları istediğiniz gibi çarpıtmakta özgür olursunuz.

Mark Twain

 

Gerçeğin peşine düşen gerçek…

Oyuncu adayları sahne karakterinin atölye çalışmasını yaparken o rolün hakkı olan gerçekliği düşlerinde canlandırmaya çalışırken zorluklar yaşayabiliyor. Düşleri sahneye aktarmak zihnimizde canlandırdığımız gibi olmuyor sebebi ise Gerçek…

Provalarda yönetmenin rolün gerçeği yansıtmıyor, hadi bir daha oyna… Olmadı bir daha, olmadı bir daha… Bu tempo yorucu olduğu kadar bir o kadar yıpratıcı bir süreçtir. Gerçeğin sahnede canlandırma anı rolümüzde ortaya çıkana kadar provalarda tekrarı kaçınılmaz bir son bizi bekler Gerçek…

Peki, Gerçek nedir?

Sözlük anlamıyla bir durum, bir nesne veya bir nitelik olarak var olan, varlığı inkâr edilemeyen, olgu durumunda olan hakiki.

Peki, gerçeği sahtesinden ayırt edip kendimizde nasıl gerçek kılarız?

Oyuncu düşlerini zorlayan gerçeği; sahne üzerinde hakiki gerçeklerin arasından sıyırıp çıkarmasıyla sanatının doruğuna çıkar. Tiyatro kuramcısı Eric Morris 21. yüzyılın bir tiyatro dehasıdır ve sahne üzerine uygulamış olduğu gerçeklik tekniğini Stanislavski metoduyla beslemiş ve tiyatro dünyasının hizmetine sunmuştur. Ona göre oyuncu gerçek olanın hakkını hakkıyla sahneye koyması gerekir ben bu düşünceyi sonuna kadar katılıyorum. Oyuncuda gerçeklik kendini keşfetmekle ortaya çıkar ve düşlerimiz bunu çok iyi destekler.

Bu tekniğin gerekliliğini yetiştirmiş olduğum tüm öğrencilerime elimden geldiğince aşıladım Öğrencilerimin de sahne gerçekliğinin peşine düşe kalka da olsa düşmelerini sağladım.

Hayatın bir nevi yansıması olan karakterlerin sahnede gerçekçi kılınabilmesi için oyuncu “Mış” gibi yapmadan rolüne adapte olup çarşıda, pazarda gördüğü yalınlıkta sahneye sunabilmelidir. Sahne becerilerimiz Mış gibi oynama hali gibi görünüyor olsa da  Mışı gerçek gibi sahneye yansıtmalıyız. Gerçeği düşlerimizde harmanlayıp sahnede Mış gibi değil de rolümde nasıl gerçek kılarım cesaretini prova aşamasında deneme yanılma yönteminde ısrar ederek gerçeğe ulaşana kadar gösterebilmeliyiz.

Bu cesareti sahnede gösteren kişi eninde sonunda rolünün hakkını, hakkıyla verecek ve karakterindeki gerçeklik başarısını teriyle üst seviyelere çıkarmış olacaktır.

Oyuncu adayları tiyatroya adım atmadan önce genel kanaatleri sahne üzerindeki gerçekliğin rol ve taklit yapmaktan geçtiğini düşünür ve kendisini bu şartlaya göre sahneye hazırlamıştır.

Okul müsamerelerinde tiyatro yeteneğimiz olduğunu düşünen öğretmenlerimiz elimize tutuşturdukları şiiri okumamızı ama elimizi kolumuzu da kullanarak coşkuyla okumamız gerektiğini söyler. Yaşımızın sempatikliğiyle okunan şiir vay be nasıl okudu methiyeleriyle salondan alkış sesleri tiyatro anlayışımızda bu tip yanlış anlamaları yüklemiştir. Şiirdeki sözlerin derinliğinde gizlenen manayı çözüp bize hissettirdiği şekilde okumaktan çok sonuca nasıl teslim olurum ve sözlere nasıl duygu eklerim teslimiyetidir.  Sözler yüreğimizden gelmediği için ısmarlama duygularımıza el kol hareketleri ister istemez abartıyla gelir. O saatten sonra sahnede gerçek olan onun için taklittir ve imitasyon davranış kalıplarına saplanıp kalırız. Sahnede yürü dendiğinde adım atmak, hapşır dendiğinde hapşu demek, gül dendiğinde ha, ha demekle orantılı olduğunu sanmaktadır. Hissetmek insanın en temel özelliklerinden birisidir ve hissetmeden yaşanan ne varsa sahtedir. Eric Morris Gerçeklerin sahne üzerinde hissedilerek uygulanmasının için üç ana tekniği kapsadığını söylemektedir.

Duygu dağarcığı, Duyu dağarcığı, Görev tanımı ve seçimleri.

 

 

 
Yorumlar


Hiç Yorum Yapılmamış. İlk yorumu siz yapın...