Web Tasarım Ankara

 Allah’ım!

Ya çektiğim sıkıntılara göre güç ver.

 Ya gücüm yettiği kadar sıkıntı.

Fuzuli

 

 

Sıkıntılar gücümüzü tüketmez, aksine arttırır…

Hemen her sıkıntıda başımızı bir şekilde derde sokan belayı savmak için gücümüze kuvvetimize güveniriz ve onun ölçüsünde ayakta kalırız. Ama gücümüz dertlerimizi gulyabani gibi gördüğümüz an benliğimizden firar eder ve işte o an kederin tasası boynumuza geçiverir... O keder tasmasını boynumuzda bıraktığımız sürece benliğimiz sıkıntılara göğüs göremez hale gelir ve pes ediverir... Velhasıl işte böyle durumlarda kederli olmamızın özü, varlığımızın hikmetini bir türlü bilmeyişimizde saklıdır... Seksen günde devriâlem yapıp dünyayı gezmeyi becerebiliyoruz da en büyük mucize kendi varlık alemimizde keşfe çıkmaktan aciz bir şekilde tek nefeslik ömrümüzde dünyadan terk-i diyar ediveriyoruz…

Kendini tanımadan bilmeden, hayatın derin anlamını sezmeden, kimse mutlu ve huzurlu olamaz... Hayatımız bir nefeslik kısa film gibi kaderimize yazılmış haberimiz yok. Biz ise o kısa film ölçüsünde uzun metrajlı bir film çeker gibi kendi yazdığımız senaryomuzla rejisörlüğe soyunuyoruz... Ve kendi senaryomu ben yazdım, ben yaşadım ve sanatım ölçüsünde ben var oldum diyoruz. Kendin pişir kendin ye misali uzun metrajlı filmimizde sözüm ona ahkâm keserken hayatımızın bir kısa filmden ibaret olduğunu fark edemiyoruz...

Bizlere bahşedilen her şeyin emanet olduğunu göremedik...

Halbuki; bizden istenen tek şey geçici olarak verilen emanetleri Hak’kın rızasına uygun yolda kullanmamız ve görebilmemizdi... Biz rejisör kırıntıları had sınırımızı gözlerimizin hükmüyle çizdiğimiz için kalp gözümüze değer vermediğimiz için hakka bakış açımızı kadrajımıza sığdıramadık... Gel oyuncu kardeşim hiç bir şey için geç değil, bir küçük sevgi tohumunu büyütebilmek için kadrajımıza gerek yok kapa gözlerini ve yüreğinin vicdan örtüsünü kaldır...

Biz bir adım atarsak emin ol O sana on adım gelecektir bunun için basiretle atılan Her tohum er ya da geç aşk ile kendi meyvesini verecektir yeter ki şükür ya hak diyebilelim...

Unutma; Bunun için ilk yapacağımız şey ayrıntılarla nefsimizi doyurmaktan vazgeçelim ve Hak’tan başkasına güvenmeyip O’nun nimetlerini kendimizden ve başkalarından bilmiş olmayalım...

''Çünkü nefsimiz kadrajımızın bakış açılarında gizlidir'’

 
Yorumlar


Hiç Yorum Yapılmamış. İlk yorumu siz yapın...